Suç işleyen bireyin cezalandırılması düşüncesi, suçlunun ıslahı yanında kamu düzeninin sağlanmasını da amaçlamaktadır.Modern toplumsal hayatın karmaşık yapısı ve nüfusun hızlı artışı karşısında hukuk yeni suç türleri ortaya koyarak toplumsal düzeni korumaya çalışırken, birey yaptığı fiillerden dolayı suçlu duruma düşebilmekte ve ceza yaptırımıyla karşılaşabilmektedir. İşlediği suç için ceza yaptırımı ile karşılaşan ve suç kaydı oluşan birey hayatının geri kalan kısmında birçok imkândan bu nedenle mahrum olabilmektedir.Tarihsel süreç içerisinde, ceza yargılama hukukundaki arayışlar sonucunda kamu davasının ertelenmesi, uzlaşma, ön ödeme, seri yargılama usulü veya basit yargılama usulü gibi, soruşturma ve kovuşturma yöntemleri kabul edilmiştir. Benzer şekilde kovuşturma yöntemi olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulaması ortaya çıkmış ve ilk kez suç işleyen bireyi, belirli süre suç işlemekten çekinmesi şartına bağlı olarak ilk suçundan dolayı cezalandırmayarak bir anlamda ödüllendirmiştir.Bu uygulama, her ne kadar amaçları nedeniyle ilk bakışta çok yararlı ve sorunsuz görülse de uygulamada bazı sorunlara yol açmaktadır.Bu çalışmamızda “Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması” uygulamasının, mevzuat ile yargı kararları çerçevesinde uygulama şartları ve ortaya çıkardığı sorunlar incelenmiştir.
