Toplumsal düzeni sağlamanın en önemli araçlarından biri sosyal güvenliktir. Sosyal güvenlik kavramı birden fazla disiplinin örgütlenip bir araya gelmesi ile işleyebilecek sistemsel bir bütünü anlatmaktadır. Bu sistemin oluşması toplumsal gelişmişlik düzeyinden toplumun yapısına, ihtiyaçlarına ve izlenen politikalara kadar birçok faktöre bağlı olarak ülkeler bazında farklı yöntem ve metotların uygulanması ve geliştirilmesi ile mümkün olmuştur. Sosyal güvenlik sistemimiz ağırlıklı olarak sosyal sigortalara dayanmaktadır. Sistemin sürdürülebilirliği ise en önemli finansman kaynağı olan sosyal sigorta primlerinin düzenli olarak ödenmesine bağlıdır. Sosyal sigorta priminin tahsilinin önemi nedeniyle kanun koyucu tahsil kabiliyetini arttıracak yasal düzenlemeler yapmıştır. Sosyal sigorta priminin tahsil kabiliyetini arttırmak amacıyla yapılan yasal düzenlemeler neticesinde ise kamu alacağı olarak prim, hukuki niteliğinden, tahakkuk ve tahsil kabiliyetine kadar her aşamasında uygulama sorunlarının yaşandığı bir alan halini almıştır. Türk Sosyal Güvenlik Hukukunda Prim Borcundan Sorumluluk konusunun tez konusu olarak seçilmesinin nedeni de doktrinde yaşanan görüş ayrılıklarının yanı sıra mevzuat değişiklikleri ve yargı kararlarına yansıyan uyuşmazlıklardır.
